SİZ HİÇ.....
Siz hiç incindiniz mi? Yaprağın ağaçtan kopuşu gibi biri kalbinizden koptu düştü mü? Biri sizde sonbahar yaşadı mı? Olduysa bunlar. Yaprağa mı acıdınız düştüğü için, dalından? Yoksa ağaca mı acıdınız kaldığı için yapraksız, çırılçıplak, yeşilsiz, süssüz.
Sizi hiç pişmanlık yaşadınız mı? Size, zaman yolculuğunu düşündürecek cinsten hani... Siz hiç elinizden, çok sevdiğiniz bir şeyi yere düşürüp kırdınız mı? Asla tamir olunmayacak cinsten hani...
Siz hiç öfke duydunuz mu kendinize? Mümkün olsa kalbinizi sıkıp ezecek cinsten hani... Sizin hiç içinizde ateş kor oldu mu? Buzlu sular döksen soğumayacak cinsten hani...
Sizin hiç ağlamalarınız oldu mu sessizce yastığı ıslatırcasına bol? Kimse görmesin diye kaygılanırcasına hani... Siz hiç hep bir kaybetmiş gibi bir boşluğa düşüşünüz oldu mu? Uçuruma düşer gibi hissettiğiniz cinsten hani...
Acı size hiç dost oldu mu? Kapıdan kovsan bacadan girecek cinsten hani.
Siz hiç bir yetimin başını okşadığınızda ağladınız mı? Acısını içinizde hisseder cinsten hani... Siz hiç bir annenin evlat acısına şahit oldunuz mu? Kendinizi onun yerine koyar cinsten hani... Sizin hiç çaresizliğiniz oldu mu? Zifri karanlık, çıkışsız, ışıksız, dipsiz olan cinsten hani...
Siz hiç bir insanı sevdiniz mi? Lazım olsa kalbinizin nakline tereddütsüz karar verir cinstan hani... Siz bir iyilik yaparken göz yaşı döktünüz mü? Bir gün o iyiliğe sizinde muhtaç olacağınızı düşünür cinsten hani... Siz hiç aşık oldunuz mu? Körü körüne ne derse inanacak cinsten hani...
Bunları yaşamadıysan olgunlaşmamışsın azizim. Bunları yaşamamışsan kıymet bilmez haldesin azizim. Çiğsin, pişmemişsin, yoğrulmamışsın, kavrulmamışsın, olmamışsın hani...
Bunları yaşamadıysan ne şeytana göğüs gerebilirsin, ne meleğe yaranabilirsin ne de güç hissedebilirsin azizim. Tam değilsin, yarımsın, güçsüzsün, zayıfsın, henüz büyümemişsin hani...