MİRAS KALAN YÜREĞİM
Her gece, günden bana MİRAS kalan; YÜREĞİMİN
tam ortasına oturmuş ve de BOĞAZIMDA nefes
almamı bile engelleyen DÜĞÜMLERİ, boyumun
yetmediği bir RAFA kaldırıyor; bir daha el sürmemek üzere orada ÇÜRÜMEYE bırakıyorum.
Gülümseyişlerime sarılıp; yepyeni bir güne
MERHABA demek üzere yol alıyorum RÜYALAR
ÜLKESİNE. Ve yepyeni bir güne, yepyeni bir
GÜLÜMSEYİŞLE başlıyorum bana ne getireceğini
bilmeden; sık sık sarıldığım kağıt ve kalemim sözcüklerle DANS ettikçe, GÜLÜMSEYİŞİM daha bir
anlam kazanıyor. Çaresiz İNSANLARIN umutları,
yediğim KAZIKLARDAN aldığım dersler,
SEVDİKLERİMİN bende ki değeri, hatta NEFRET
ettiklerimin bile, örneğin bir ANNESİ, bir KIZ
KARDEŞİ, hatta sevgilisi için ne kadar değerli olduğunu düşündükçe ve bunu satırlara döktükçe,
RUHUM nefretten arınıp, her İNSANIN en az benim
kadar DEĞERLİ olduğunu benimseyip bir
BOŞVERMİŞLİKLE sevenlerime daha çok
tutunuyorum. Yazıyorum ki; beğenilip alkış almaktan
ziyade; hayatta karşılaşılabilecek her türlü OLAYA karşılık; bir insanın ruhuna işe yarar bir TOHUM
ekebilirsem ne ala.. diye. NEFRET söylemlerimde
HEDEFİM hiç kimsenin ŞAHSINA değil; SEVGİ
söylemleriminde aynı şekilde. Yürekten gelen
SATIRLAR, zaten benimle aynı duyguları yaşayan
İNSANLARINDA yüreğine dokunup; ruhlarımızı birleştiriyor. NEFRET söylemlerimde, gün içinde
kızdığım, darıldığım bir insanı karşıma alıp, direk
yüzüne söyleyip kırmak yerine; eğer oda yaptığından
RAHATSIZLIK duyuyorsa O'na ulaşıp, ve O'nu direk
kırmadan birçok duyguyuda düzelttiğine inanarak
yazmayı tercih ediyorum. Kalbimin, ruhumun olduğu gibi; diliminde kemikleri sağlam kimse merak etmesin.
Anlayanada EYVALLAH, anlamayanada; sevenede
EYVALLAH, sevmeyenede; kızanada EYVALLAH,
kızmayanada. İnsan SURETİNDEN okunur zaten, ben
o SURETİ; harflerle, seslerle, titreşimlerle birleştirip
OKUMANIZA biraz daha katkıda bulunuyorum sadece. Bu BEN' im, özgünüm, nasılsam öyleyim,
dertlerle dalga geçerim, kimsenin insan olmaz
bundan.. dediklerini sever, sevdikçe insan ederim.
Herkes değerlidir birilerinin gözünde, kızdım diye gidip
VURMAK yerine; severek öldürmektir tercihim.
İnadına, değmesede sevmeye devam ederek..! Evet; yeni gün MERHABA, sevdiklerimle,
sevenlerimle; yanımda olan olmayan; olacak yada
olmayacak olanlarınla, bana getireceğin güzel yada
çirkin sürprizlerinle, BAŞTACIM' sın. Rabbim bana
yaşamı uygun gördüğü her dakika, verdiği yada
vermediği her NİMET için şükür edip; başım dik yürür; üzüntülerimi çürümeye terkettiğim rafın arada tozunu
alarak yaşamaya devam ederim. Gülüşümden
RAHATSIZLIK duyanlara inat değil bu, işte ben de
BÖYLEYİM..! Bence; sadece KIZMAYI, küsmeyi alışkanlık haline
getirmiş olanlar ve sırf bu sebeplede arkadan
konuşmayı marifet bilenlerde böylesine AÇIK olmayı
denesin. Gülmek güzel şey. Gülümsüyor ve hepinize
o gülücüklerden koca bir DEMET gönderiyorum. Bu haftamız da, Rabbimizin izniyle yine HARİKA
geçecek, biliyorum..!
tam ortasına oturmuş ve de BOĞAZIMDA nefes
almamı bile engelleyen DÜĞÜMLERİ, boyumun
yetmediği bir RAFA kaldırıyor; bir daha el sürmemek üzere orada ÇÜRÜMEYE bırakıyorum.
Gülümseyişlerime sarılıp; yepyeni bir güne
MERHABA demek üzere yol alıyorum RÜYALAR
ÜLKESİNE. Ve yepyeni bir güne, yepyeni bir
GÜLÜMSEYİŞLE başlıyorum bana ne getireceğini
bilmeden; sık sık sarıldığım kağıt ve kalemim sözcüklerle DANS ettikçe, GÜLÜMSEYİŞİM daha bir
anlam kazanıyor. Çaresiz İNSANLARIN umutları,
yediğim KAZIKLARDAN aldığım dersler,
SEVDİKLERİMİN bende ki değeri, hatta NEFRET
ettiklerimin bile, örneğin bir ANNESİ, bir KIZ
KARDEŞİ, hatta sevgilisi için ne kadar değerli olduğunu düşündükçe ve bunu satırlara döktükçe,
RUHUM nefretten arınıp, her İNSANIN en az benim
kadar DEĞERLİ olduğunu benimseyip bir
BOŞVERMİŞLİKLE sevenlerime daha çok
tutunuyorum. Yazıyorum ki; beğenilip alkış almaktan
ziyade; hayatta karşılaşılabilecek her türlü OLAYA karşılık; bir insanın ruhuna işe yarar bir TOHUM
ekebilirsem ne ala.. diye. NEFRET söylemlerimde
HEDEFİM hiç kimsenin ŞAHSINA değil; SEVGİ
söylemleriminde aynı şekilde. Yürekten gelen
SATIRLAR, zaten benimle aynı duyguları yaşayan
İNSANLARINDA yüreğine dokunup; ruhlarımızı birleştiriyor. NEFRET söylemlerimde, gün içinde
kızdığım, darıldığım bir insanı karşıma alıp, direk
yüzüne söyleyip kırmak yerine; eğer oda yaptığından
RAHATSIZLIK duyuyorsa O'na ulaşıp, ve O'nu direk
kırmadan birçok duyguyuda düzelttiğine inanarak
yazmayı tercih ediyorum. Kalbimin, ruhumun olduğu gibi; diliminde kemikleri sağlam kimse merak etmesin.
Anlayanada EYVALLAH, anlamayanada; sevenede
EYVALLAH, sevmeyenede; kızanada EYVALLAH,
kızmayanada. İnsan SURETİNDEN okunur zaten, ben
o SURETİ; harflerle, seslerle, titreşimlerle birleştirip
OKUMANIZA biraz daha katkıda bulunuyorum sadece. Bu BEN' im, özgünüm, nasılsam öyleyim,
dertlerle dalga geçerim, kimsenin insan olmaz
bundan.. dediklerini sever, sevdikçe insan ederim.
Herkes değerlidir birilerinin gözünde, kızdım diye gidip
VURMAK yerine; severek öldürmektir tercihim.
İnadına, değmesede sevmeye devam ederek..! Evet; yeni gün MERHABA, sevdiklerimle,
sevenlerimle; yanımda olan olmayan; olacak yada
olmayacak olanlarınla, bana getireceğin güzel yada
çirkin sürprizlerinle, BAŞTACIM' sın. Rabbim bana
yaşamı uygun gördüğü her dakika, verdiği yada
vermediği her NİMET için şükür edip; başım dik yürür; üzüntülerimi çürümeye terkettiğim rafın arada tozunu
alarak yaşamaya devam ederim. Gülüşümden
RAHATSIZLIK duyanlara inat değil bu, işte ben de
BÖYLEYİM..! Bence; sadece KIZMAYI, küsmeyi alışkanlık haline
getirmiş olanlar ve sırf bu sebeplede arkadan
konuşmayı marifet bilenlerde böylesine AÇIK olmayı
denesin. Gülmek güzel şey. Gülümsüyor ve hepinize
o gülücüklerden koca bir DEMET gönderiyorum. Bu haftamız da, Rabbimizin izniyle yine HARİKA
geçecek, biliyorum..!